Pek çok kişi Arapçanın neden sağdan sola yazıldığını merak eder; çünkü bu durum, Arapça öğrenenlerin karşılaştığı en büyük zorluklardan biridir. Bu makale, bu yazım yönünün tarihsel kökenini ve bu geleneğin Arapça öğrenenler ile okurlar üzerindeki etkisini açıklamaktadır.
Arapça Neden Sağdan Sola Yazılır?
Kökeni, Tarihi ve Anlamı
Arapça öğrenmeye başlayan birinin fark edeceği ilk şeylerden biri, yazının sağdan sola akmasıdır. Yani Türkçe ve birçok diğer dilin tam ters yönünde. Peki bu sadece ilginç bir farklılık mıdır?
Gerçek bundan çok daha derindir; çünkü Arap yazısının yönü, tarihe ve kültüre sıkı sıkıya bağlı köklü bir geçmişe sahiptir. Ama madem bu soruyu sordunuz, doğru yerdesiniz.
İster tarihe ilgi duyun, ister İslam kültürüne merak salmış olun, ister Arap edebiyatını seviyor ya da yalnızca hevesli bir Arapça öğrencisi olun, bu sorunun yanıtını tüm ayrıntılarıyla ele alacağız.
Öyleyse, Arapça neden sağdan sola yazılıyor?
Hadi, birlikte keşfedelim.
Arapçanın Neden Sağdan Sola Yazıldığını Anlamak
Zabad Yazıtı, şimdiye kadar bulunmuş en eski Arapça metin örneği olarak kabul edilir. Bu yazıt sayesinde Arapçanın o dönemde nasıl işlediğini anlamamızı sağlayacak pek çok bilgiye ulaştık. Peki, bu yazıt tam olarak nedir?
Bu yazıt, Yunanca, Süryanice ve Paleo-Arapça (Arapçanın en eski biçimi) olmak üzere üç dilde yazılmış üç dilli bir kitabedir. Milattan sonra 512 yılına, yani 5. yüzyıla tarihlenmektedir ve Suriye’de bulunmuştur. Yazıtta bir tapınağın inşasına katılan kişilerin adları yer alır. Her üç dildeki metinler birebir çeviri olmasa da, aynı konudan bahseder.
Bu yazıt sadece eski insanların ne yaptığını anlatmakla kalmaz; dilbilimcilerin Arapçanın yazı yönünü fark etmelerini de sağlamıştır. Araştırmacılar, Arapçanın Süryaniceyle aynı yönde, yani sağdan sola yazıldığını belirlemiş ve bunun antik Sami alfabelerindeki köklerine işaret ettiğini anlamışlardır.
Süryanice, Aramice dilinin bir koludur ve o da sağdan sola yazılır. Hatta, Arapça geniş çapta konuşulmaya başlandıktan sonra bile, bazı metinler hâlâ Süryani alfabesiyle yazılmaya devam etmiştir. Bu kadim dil günümüzde de varlığını sürdürmektedir; özellikle Süryani Ortodoks Kilisesi bünyesinde kullanılmaktadır. Süryanice, tamamı sessiz harflerden oluşan 22 harf içerir.
Antik Arapça, M.Ö. 8. yüzyıldan itibaren gelişmeye ve evrimleşmeye başlamış, Kuzey ve Güney yazı sistemleri olarak ikiye ayrılmıştır. Antik Kuzey Arapçası, günümüz Suudi Arabistanı’nın kuzey bölgelerinde konuşulup yazılırken, Antik Güney Arapçası daha çok Yemen’de kullanılmıştır. İlginç bir şekilde, bu Güney yazı sistemi bazen soldan sağa yazılırdı; ancak bu durumda harflerin yönü ters çevrilirdi.
Arap Alfabesinin Temelleri
Şimdi Arap alfabesine ve neden bazılarının Arapçanın “tersten yazıldığını” düşündüğüne odaklanalım.
Bugün kullandığımız modern Arap alfabesi, tıpkı ataları gibi bir abjad sistemidir. Yani alfabe esas olarak ünsüz harflerden oluşur; ünlüler ise genellikle isteğe bağlı işaretlerle (harekelerle) belirtilir.
Ancak dil zaman içinde geliştikçe yeni harfler eklenmiştir. Günümüzde Arap alfabesi 28 harften oluşur ve bu harflerin her biri, kelimedeki konumuna göre (başta, ortada, sonda veya tek başına) farklı biçim alır. Harflerin büyük çoğunluğu el yazısı benzeri bir şekilde birbirine bağlanır; bu da hem işlevsel hem de estetik açıdan akıcı bir yazı biçimi oluşturur.
Kısa ünlüler, genellikle harflerin üstüne ya da altına konulan küçük işaretlerle (nokta veya çizgi gibi) gösterilir; ancak bu işaretler günlük yazışmalarda çoğunlukla kullanılmaz, çünkü okuyucular ünlüleri bağlamdan çıkarabilir. Uzun ünlüler ise elif, ya ve vav gibi belirli harflerle temsil edilir. Bu yapı, Arapçanın kök temelli morfolojisini destekler; yani kelimeler genellikle ünsüz köklerden türetilir.
Ayrıca biliyor muydunuz? Arap alfabesi yalnızca Arapça için kullanılmaz. Farsça ve Urduca gibi diller de aynı harfleri kullanır. Sağdan sola yazım yönü, 20’den fazla ülkede resmî dil olan Arapçanın ayırt edici bir özelliğidir. Bu yazının el yazısı tarzındaki akıcılığı, hem tipografiyi hem de Arap hat sanatını etkiler; harflerin bu akışı, özellikle İslam sanatında büyüleyici bir görsel uyum yaratır.
Arapça Sağdan Sola mı Okunur?
Evet, Arapça birçok başka dil gibi sağdan sola yazılır ve okunur. Bu ayırt edici özellik, dilin nasıl algılandığını ve deneyimlendiğini şekillendirir; çünkü metin, Latin gibi modern alfabelerin çoğundan tam tersi yönde akar.
Ancak bu yön, eski yazı sistemleri arasında yalnızca Arapçaya özgü değildir. M.Ö. 1000 yılı civarına tarihlenen en eski yazı sistemlerinden biri olan Fenike alfabesi de sağdan sola yazılır ve okunurdu.
Levant bölgesinde ortaya çıkan Fenike alfabesi, tacirler tarafından kullanılmış ve Akdeniz boyunca yayılmış, birçok sonraki yazı sistemini etkilemiştir. Yazının sağdan sola akışı muhtemelen pratik nedenlerden kaynaklanıyordu: taş üzerine kazı yapan ya da papirüs üzerine yazan sağ elini kullanan yazıcılar, sağdan sola hareket ettiklerinde hem mürekkebi bulaştırmıyor hem de yazdıklarını engellemeden görebiliyorlardı.
Benzer şekilde, M.Ö. 800 civarında Fenikeceden türeyen Aramice yazısı da sağdan sola yazım yönünü korudu. Aramice, Orta Doğu genelinde ticaret ve edebiyat dili olarak yaygın biçimde kullanıldı ve zamanla İbranice ve Arapça dâhil birçok alfabenin temeli haline geldi.
Arapça, Arap Yarımadası’nda gelişirken bu sağdan sola yazım geleneğini Aramiceden miras aldı ve 7. yüzyılda İslam’ın yayılmasıyla birlikte, Kur’an’ın yazıya geçirilmesi süreci sayesinde bu yön kesin biçimde yerleşti.
Bugün de bu yazım yönü, Arapçanın en belirgin özelliklerinden biri olmaya devam ediyor ve metinlerin tasarlanma, biçimlendirilme ve okunma biçimini tüm mecralarda derinden etkiliyor.
Arap Alfabesinin Kökenleri
Günümüzde Arapça dili ve alfabesi, İslam ve İslam kültürüyle derinden bağlantılıdır. Ancak bu her zaman böyle değildi.
Suriye-Arap Çölü’nün Göçebe Kabileleri
Arap alfabesi tam anlamıyla gelişmeden önce, Suriye-Arap çölündeki göçebe kabileler, özellikle Safait lehçesini konuşanlar bu yazı sisteminin erken dönem tarihinde önemli bir rol oynadı.
Safait lehçesi, Eski Arapçanın bir biçimiydi ve M.Ö. 1. yüzyıldan M.S. 4. yüzyıla kadar, güney Suriye, doğu Ürdün ve kuzey Suudi Arabistan çöllerinde yaşayan kabileler tarafından konuşuluyordu.
Bu kabileler, arkalarında bıraktıkları binlerce kaya yazıtı sayesinde “Safaitik” olarak adlandırılır. Onlar, İslam öncesi dönemde bölgenin zorlu coğrafyasında yaşayan daha geniş bir Arap topluluğunun parçasıydı. Hauran ve Harrat eş-Şam bölgelerindeki bazalt kayalara kazınmış Safaitik yazıtlar, Eski Arapça yazısının en eski kanıtları arasında yer alır.
Bu yazıtların birçoğu, güney Sami yazı sistemlerinden özellikle Antik Güney Arap alfabesinden türetilmiştir ve genellikle dua metinleri veya ticari kayıtlar içerir.
Her ne kadar bu yazıtlar modern Arap alfabesiyle birebir aynı olmasa da, Safaitik yazılar, belirli dilbilgisel yapılar ve kelime dağarcığı gibi özellikleriyle Eski Arapça ile modern Arapça arasındaki bağı açıkça ortaya koyar.
Nebatî Etkisi
Safaitik yazı, genellikle bitişik olmayan bir biçime sahipti ve modern Arapçada kullanılan noktalama işaretlerinden (hareke ve noktalar) yoksundu. Ancak sağdan sola yazılırdı bu da Aramice ve Nebatî yazı sistemleriyle paylaşılan ortak bir geleneği yansıtıyordu.
Yerleşik uygarlıkların sınırlarında yaşayan bu göçebe kabileler, yazıyı kimliklerini ifade etmek ve tanrılarıyla iletişim kurmak için kullanıyorlardı.
Klasik Arap alfabesi, kökenini Aramice yazı sisteminden almıştır; özellikle de onun Nebatî kolundan evrilmiştir. Nebatî alfabesi, M.Ö. 2. yüzyıldan itibaren, günümüz Ürdün ve güney Suriye bölgelerinde kullanılmıştır.
Aramice yazı sistemi, tüccarlar ve imparatorluklar aracılığıyla Orta Doğu’ya yayılmış, çeşitli kültürler tarafından benimsenmiş çok yönlü bir yazı sistemiydi. Bu kültürlerden biri de, kaya oyma şehirleri Petra ile tanınan Nebatîlerdi.
Her iki yazı sistemi de sağdan sola yazılırdı ve bitişik hat biçimleri ile kendine özgü harf şekilleriyle tanınırdı. Bu özellikler, zamanla Arap alfabesine aktarılmıştır.
Bu geçiş süreci onlarca yıl hatta yüzyıllar boyunca devam etti; bazı yazı sistemleri ise tam anlamıyla Nebatî olmayan ama henüz Arapça da sayılmayan bir ara formdaydı. Bu örneklerden biri, M.S. 4. yüzyıla ait Namara Yazıtıdır. Dilbilimciler bu yazıyı, Nebatî yazısının en geç dönemi ile Arapçanın en erken biçimi arasında bir geçiş noktası olarak sınıflandırır.
Bazı arkeologlar, bu yazıtın M.S. 4. yüzyılın sonlarında ölen İmru’ el-Kays bin Amr adlı bir kral için hazırlanmış mezar yazısı olduğunu belirtir. Yazı 22 harften oluşur ve bazı harfler tıpkı Arapçada olduğu gibi bitişik yazılmıştır.
M.S. 5. ve 6. yüzyıllara gelindiğinde, Arap alfabesi belirgin biçimini kazanmaya başlamıştı. Bu gelişim, Arap kabilelerinin şiirlerini ve dinî metinlerini kaydetme ihtiyacı tarafından yönlendirildi. Yazının bitişik (kursive) yapısı, parşömen ve papirüs gibi malzemeler üzerine yazarken pratik bir avantaj sağladı.
Ürdün ve Suudi Arabistan’ın Tebük bölgesinde çok sayıda bu tür yazı örnekleri bulunmuştur. Hatta bunların bir kısmı, Hristiyan Araplar tarafından yazılmış Hristiyan metinleriydi. Bu da Arapçanın dinî bağlamda giderek daha fazla kullanılmaya başlandığını ve sonraki kuşakların, Arapçayı hem ibadet hem de kültürel yaşam açısından daha iyi anlamalarına yardımcı olduğunu göstermektedir.
İslam’ın Gelişi
Dönüm noktası, 7. yüzyılda İslam’ın yayılmasıyla geldi. Kur’an’ın eksiksiz ve doğru bir şekilde yazıya geçirilmesi ihtiyacı, yazı sisteminin standartlaşmasını sağladı ve tüm farklılıklar ortadan kaldırıldı.
İlk Arap yazıları, örneğin Kûfi stili, anlaşılırlığı ve estetiği önceliklendirmiş, günümüzde kullanılan 28 harfli Arap alfabesinin temelini atmıştı. Bu alfabe, esas olarak ünsüzleri temsil eder, ünlüler ise isteğe bağlı diakritik işaretlerle gösterilir.
Arap alfabesi gelişirken, erken göçebe yazı sistemlerinden etkilenmiş ve Mekke ve Medine gibi şehir merkezlerinde biçimsel olarak olgunlaşmıştır.
Safait lehçesi ve yazıtları, modern Arap alfabesinin doğrudan atası olmasa da, İslam öncesi Arabistan’ın dilsel çeşitliliğini ve günümüz klasik Arapçasının ortaya çıkmasına yol açan yazı sistemlerinin kademeli evrimini ortaya koyar.
Antik Sami Dillerinin Etkisi
Arapça, günümüzde hâlâ milyonlarca kişi tarafından konuşulan Sami dillerinden biridir. Diğer bazı kollar arasında İbranice ve Maltaca bulunur; ancak bu dillerin birçoğu tarih içinde yok olmuştur. En eski Sami yazıtları M.Ö. 2500’den daha eskidir ve zaman içinde farklı kollar hâline evrilmiştir.
Bunlardan biri de Fenike alfabesidir. Fenike alfabesi, yönü belirgin olan ilk yazı sistemiydi; çünkü o dönemde çoğu dil birden fazla yönde yazılıyordu. Fenike alfabesi, Edomca, Moabca, Ammonca ve Eski Aramice dahil olmak üzere çeşitli dillerin yazımında kullanılmıştır. Ticaret aracılığıyla bu alfabe batıya kadar ulaşmış ve Kuzeybatı Afrika, Malta, Sardunya ve Sicilya’da Punic dilini yazmak için kullanılmıştır.
Fenike alfabesi Yunanca ve Eski İtalik dillerine evrilirken, Arapça bazı özgün özelliklerini korumuştur. Bunlardan biri, tüm harflerin ünsüzlerden oluştuğu abjad sistemi, diğeri ise yazının sağdan sola yazılmasıdır.
Arapça Sağdan Sola Yazılan Tek Dil mi?
Hayır, birçok Sami dili de sağdan sola yazılır. Fenikece gibi artık konuşulmayan dillerin yanı sıra, İbranice, Urduca, Farsça, Süryanice, Azerice ve Orta Kürtçe gibi modern diller de aynı yönde yazılır.
Sami dili ailesine ait olmayan bazı diller de sağdan sola yazılabilir; örneğin Japonca. Ancak Japonca, soldan sağa da yazılabilir.
Arapçanın Sağdan Sola Yazılmasının Kültürel ve Pratik Nedenleri
Bazı diller, örneğin Japonca ve Korece, zamanla yazım yönünü değiştirip soldan sağa yazılır hâle gelirken, Arapça neden böyle bir değişim göstermedi? Bunun temel nedeni İslam olmakla birlikte, tarihî ve kültürel faktörler de rol oynamıştır.
Tarihsel olarak Arapça, Fenike ve Nebatî kökenleriyle sıkı bir bağa sahiptir; her ikisi de sağdan sola yazılır. Bu tarihî bağ kırılması zor bir gelenek oluşturmuş ve yön değiştirmek için herhangi bir neden yoktu.
Arapça, Kur’an’ın kutsal dili hâline geldiğinde, yazımda küçük farklılıklar ortadan kaldırılmış ve tek, standart bir metin oluşturma gerekliliği doğmuştur. Yazım yönünün değiştirilmesi, Kur’an’ın kutsal hattı ve İslam hattının estetik sanat formu ile bağlantılı geleneği bozardı. Sağdan sola yazım, cami ve el yazması süslemelerinde karmaşık tasarımlar yaratmak için temel bir estetik unsur olarak kullanılır.
Latin alfabesi gibi soldan sağa yazılan alfabeler dünya genelinde baskın olsa da, Arapça derin kültürel önemi nedeniyle yönünü değiştirmemiştir. İslam’ın yayılması ve Arapçanın ibadet dili olarak Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Asya’nın bazı bölgelerinde kullanılması, yazım yönünü kimlik göstergesi hâline getirmiştir. Modern teknolojiye, baskı makinelerine ve dijital klavyelere rağmen, Arapça yönünü değiştirmeden uyum sağlamıştır.
Günümüzde milyonlarca Arapça konuşan için sağdan sola okumak ve yazmak ikinci doğa hâlindedir. Yön değişikliği, tüm nüfusun yeniden eğitilmesini, eğitim materyallerinin yeniden yazılmasını ve dijital ile basılı medyanın tamamen elden geçirilmesini gerektirirdi. Üstelik bunun belirgin bir faydası yoktur. Üstelik sağdan sola yazım, İbranice gibi diğer Sami alfabeleriyle de paylaşılır ve böylece daha geniş bir dil ailesi içinde meşruiyetini pekiştirir.
Arapçayı Sağdan Sola Nasıl Okur ve Yazarım: Öğrenciler İçin İpuçları
Arapçayı, sağdan sola yazılan kendine özgü alfabesiyle okumayı ve yazmayı öğrenmek, yeni başlayanlar için heyecan verici bir bulmaca gibi olabilir. 28 harfli ve bitişik (kursive) akışı olan Arap alfabesi, Türkçe gibi soldan sağa yazılan dillerden farklı bir zihniyet değişikliği gerektirir.
İster dil becerilerinizi geliştirmek, ister İslam kültürünü keşfetmek için çalışıyor olun, aşağıdaki pratik ipuçları Arapçanın bu benzersiz yönünü keşfetmenize yardımcı olacaktır.
- Harflerin şekli ile kelimede bulundukları pozisyon arasındaki ilişkiyi anlayın.
Ne kadar çok okursanız, bu farklılıkları o kadar kolay fark edebilirsiniz. - Alfabeyi sağdan sola yazarak pratik yapın.
Çizgili defter veya hat çalışma kitapları kullanarak harfleri düzgün bir şekilde bağlamayı ve yazmayı deneyin. - Dijital araçlardan faydalanın.
Arapça klavye kullanarak, klavyenizi Arapça düzenine (çoğu akıllı telefon ve bilgisayarda mevcut) ayarlayın ve basit cümleleri yazmayı deneyin. - Kendinizi Arapça metinlerle çevreleyin.
Netflix gibi platformlarda Arapça altyazılı dizi ve filmler izleyin, altyazıların sağdan sola nasıl aktığına dikkat edin.
Arapçanın sağdan sola yazımı, tarih ve İslami mirasıyla bağlantılıdır; kökenlerini öğrenmek, çalışmayı daha ilgi çekici ve anlamlı hâle getirir.
Son söz
Artık Arapçanın neden sağdan sola yazıldığını biliyorsunuz. Dilin tarihini ve yüzyıllar boyunca nasıl evrildiğini anlamak, bu güzel yazının her eklemeyle nasıl değiştiğini kavramanıza yardımcı olur.
AlifBee uygulaması, Arapçayı pratikle öğrenmenin mükemmelliğe ulaştırdığı kapsamlı bir yaklaşım sunar. İster günlük konuşmalar için dili ustalıkla öğrenmek, ister Arap edebiyatını keşfetmek isteyin, uygulamamız sizi hedeflerinize ulaşana kadar adım adım yönlendirir.
Bugün uygulamayı indirin ve Arapça yolculuğunuza başlayın.